Üyelik Girişi
Site Menüsü
Site Haritası
ÖĞRENCİ GÖZLEM FORMLARI
Engin ASAN
enginasan2505@hotmail.com
Geleceğimizin Güvencesi Çocuklarımız……
23/10/2016
Bütün anne ve babaların ortak kaygısı çocuklarını en iyi şekilde yetiştirmektir. O sebeple daha küçücük bebekken oyuncakların en kalitesini, en pahalısını alırız. Hatta kırıp parçalasa bile zerre kızgınlık göstermeden olsun, canı sağolsun deyip yenisini alırız.
   Milyarlık telefonumuzu yere atması bile bizi üzmez, hoş görürüz. Eşyalarını kırar, döker, çevreye zarar verir ama asla endişe duymayız.
Zaman gelir "yok" ya da "hayır" kelimesini duymayı unutur çocuklar. Annesinin "kuzusu", babasının "yiğidi" büyür pişpişlar içinde.... Anne, baba çocuklarının serpilip büyümesini, gençliğe adım atışlarını gururla izler...
   Bir gün bakarız ki o kuzucuk gitmiş, annesine dikleşen, babasına bile karşı gelen laf dinlemez hoyrat bir kişiliğe bürünmüş bir insan duruyor karşımızda....
   Anneler, babalar... bizler, yani ebeveynler.. eseriniz hayırlı olsuuun.
   "Keşke"lerin olmadığı bir dünya olsaydı ne güzel olurdu. Ya da bilgisayarda olduğu gibi "geri al" imkanımız olsaydı.
   İnsanoğlu iflah olmaz bir varlık. Önce para için sağlığını kaybeder, sonra sağlığını kazanmak için ise kazandığı bütün parasını... Çocuklarını yanlış yetiştirmek için her hatayı yapar, sonra düzeltmek için sağlığını, servetini harcar. Tam bir kısırdöngü...
   Zor değil aslında... Çocuk yetiştirmek, keşfedilmeyi bekleyen bir durum değil. Yıllar yılı eğitilmemiş annelerimizin gösterdiği erdemi, duruşu fark edebilsek , uyguladıkları yöntemleri hatırlayabilsek yetecek. Annelerimiz tam bir otorite kurarlardı üzerimizde. Onun sözünden çıkılmazdı. Baba daha üst kimlik. Ona zaten ulaşılamazdı. Annemiz her hareketin yanlışını, doğrusunu sabırla gösterir , anlatırdı. Bazen talı sert olurdu. Ama hiç "psikolojimiz " bozulmazdı. Şimdiki anneler neredeyse her şeyi çocuklarının yerine kendileri yapacak. Yeterki çocuklarının psikolojisi bozulmasın.
   Kör, sağır, dilsiz çocukların eğitimiyle ilgili filmler bütün uzmanların dilinde... Herkese tavsiye ediliyor. "Benim Dünyam", Her Çocuk Özeldir".....örnekleri o kadar çok ki... Hintliler bu işi iyi yapıyor. Dünyaya böyle filmleri pazarlıyorlar. Milli Eğitim Bakanlığımız da bunları eğitimcilere tavsiye ediyor. Hepsi çok güzel. İyi de kaybedilen olan onca normal çocuk ne olacak?
   Anlayamadığımız, çözemediğimiz, yanlış yetiştirdiğimiz çocuklar... Onların sayısı o kadar çok ki...
   Yurt dışına gidene kadar 30-40 kişilik sınıfta çık çıkartmıyorum diye övündüğümüz bir öğretmenliğimiz vardı. Oralarda gördük ki sınıfta hareket, canlılık varsa hayat var, eğitim var. Çocuklar herşeyi kendileri yaparak öğreniyor. Onların yerine büyüklerin yapmasıyla değil...
   Şimdi peşinen kabul etmeyen, sorgulayan, haksızlığa tepki gösteren bir nesil var. Öğretmenler de anne ve babalarda kendilerini yeniden yapılandırmak, yeni nesle ayak uydurmak zorunda.
   Öncelikler anne ve babaların çocukları korumaktan, onların yerine bir şeyler yapmaktan vaz geçmeli, onlara sorumluluk vererek hayata hazırlanmalarına yardımcı olması gerekiyor.
   Onlarla konuşmalı,
   yüzüne bakarak ve sabırla...
   konuşmalı, konuşmalı...
   yanlışları doğruları anlatmalı,
   nerede nasıl davranması gerektiğini,
   nerede hareket edeceğini,
   nerede duracağını..
   haksızlığa uğrayabileceğini,
   ama hakkını şiddet kullanarak aramaması gerektiğini,
   yiyeceğini paylaşması gerektiğini,
   ekmeği paylaşmanın yemekten daha lezzetli olduğunu..
   her şeye sahip olamayacağımızı,
   çevremizde çok sayıda muhtaç insan olduğunu,
   kendisini sahip olduklarına sahip olamayan çocukların çok sayıda olduğunu
   Anlatmalıdır.
   Örnek olmalı.
   ........
   Anneler ve babalar da çocuklarını bir fanusun içine hapsederek korumaktan vaz geçmeleri ve hayata hazırlamaları gerekir.
   Her şeyin sınavlardan testlerden ibaret olmadığını, hayat sınavını kaybetmenin daha acı sonuçlar doğuracağını bilmeleri gerekir.
   Bu çocuklar bizim. Bir çocuğu dahi kaybetme lüksümüz yok.  Aksine her çocuğu kazanma mecburiyetimiz var. Sadece yöntemini iyi belirlemek gerekiyor. 

 

 



650 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

İNSAN VE DÜNYA - 11/03/2017
İNSAN VE DÜNYA
ZOR GÜNLERDEN GEÇİYORUZ - 18/12/2016
ZOR GÜNLERDEN GEÇİYORUZ
ÇOCUK OLMAK - 23/01/2014
ÇOCUK OLMAK
ÇOCUK OLMAK - 23/01/2014
ÇOCUK OLMAK
BİLMELİSİN Kİ - 11/11/2012
BİLMELİSİN Kİ
ÇOCUK GİBİ DÜŞÜNEBİLMEK... - 20/04/2012
ÇOCUK GİBİ DÜŞÜNEBİLMEK...
İZ BIRAKAN ÖYKÜLER - 2 - 30/03/2012
İZ BIRAKAN ÖYKÜLER - 2
İZ BIRAKAN ÖYKÜLER - 1 - 22/03/2012
İZ BIRAKAN ÖYKÜLER
HAYATTAN DERSLER - 10/03/2012
Acele etmeyin
 Devamı
Köşe Yazıları
Hava Durumu
Takvim
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam1
Toplam Ziyaret121950